2 yıl önce bir arkadaşımın mail adresinde Tavananna yazıyordu. Merak ettim araştırdım, Hititlerde Kraliçelere verilen bir ünvanmış. Merak ettim okudum ve çok ilginç bir şeye daha rastladım Nefertiti…
Nefertiti (MÖ 14. yüzyıl), Mısır kraliçesi Mısır Firavunu IV. Amenhotep'in (sonradan Akhenaton) eşi, Firavun Tutankhamun'un kayınvalidesidir. Adının kelime anlamı "güzelik geliyor" ya da "güzelden gelen" anlamındadır.
Ailesi hakkında kesin bulgu olmasa da Mitannilerden gelme Asyalı bir prenses olduğu düşünülüyor. Asıl adı Tadukhepa’ydı, fakat o kadar güzelmış ki, eski Mısır dilinde ‘güzel kadın geldi’ anlamına gelen Nefertiti olarak anılmaya başlandı. Akheneton ve Nefertiti’nin bu evlilikten 6 kızları oldu. Hiç erkek çocukları yoktu.Nefertiti yaşadığı dönemin özellikle Mısır'ın en güçlü kadınlarından biriydi. Çünkü kocası Akhenathon yani firavunla aynı düzeyde bulunuyordu. Hatta firavunun uygulaması gereken cezaları ya da yapması gereken işleri yapabilme yetkisi vardı. Bu durumdan halk ve din adamları hiç memnun değildi, çünkü bu Mısır'da alışkın olunan bir uygulama değildi. Tahtta çok uzun süre kalamadıklarından dolayı bu memnuniyetsizlik uzun sürmedi. Akhenaton saraya yayılan salgın bir hastalıktan öldü. Nefertiti de bir süre tahtta kaldı ve öldü.
İşte böyle birisiymiş Nefertiti. Güzelliği ile herkesi büyüleyen eşi kadarda söz hakkına sahip biri…
Nefertitini yaşadığı devirden yaklaşık 3000 yıl sonra rönesans çağında modelinin eserine en iyi yansımasını sağlayan Leonardo da vinci ''la jaconde'' adlı eserinde Nefertiti büstünde olan ifadeye yakın bir ifadeye ulaşmıştır ama bu eser bir tablo olduğu için heykelden daha kolay ifade edilmektedir hem la joconde (mona lisa) hem de Nefertiti de aynı esrarengiz tebessüm ve yüzdeki mahzun,elemli ifadeler göze çarpar ama Nefertiti hem zaman hem de heykel olması açısından daha üstündür.
Fravun değillerdi ama melik idiler kuranda öyle geçiyor yani o dönemde orda hakim türk melik
YanıtlaSil