23 Ağustos 2011 Salı

YALANIN PEMBESİ OLMAZ..!

Her zaman da söylediğim gibi yalanın büyüğü, küçüğü, pembesi, sarısı, iyisi, kötüsü olmaz…
Yalan yalandır!
En yakınlarımız bizlere yalan söylerler. Yalan anında söylenilmeyebilir. Söylediği bir şeyle, ardından yaptığı bir davranış birbirine uymuyorsa bir çelişki varsa, söylediğinin arkasında durmuyorsa eğer bir insan, inanın bana bu bile büyük bir yalandır..!
Yalan bir alışkanlık olabilir ve hastalık durumuna kadar bile gelebilir.
Ben de yalan söyledim… Belki de söylemeye devam ediyorumdur.
Bazen bizde karşımızdaki kötü duruma düşmesin diye, üzülmesin diye, o istedi diye yalan söylemişizdir. Yalan çocukluğumuzdaydı deyip geçmemek gerekiyor.
Ben asla yalan söylemedim diyen birisi, işte o zaman yalan söylüyordur.
Aradım aradım ama çocukluğunda asla yalan söylememiş olan tek bir yetişkin bile bulamadım.
Aslında, şimdi bile asla yalan söylemeyen çok fazla yetişkin bulamayız. Kendileri hakim olamadıkları bir duruma, çocukları hakim olamadıklarında ebeveynlerin bu kadar üzülmesi ilginç değil mi?
Bunu yalan söylemeyi haklı çıkarmak için değil, yalan söyleyen çocukların kusurlu veya ahlaksız olmadıklarını göstermek için belirtiyorum. Yalan söyleme ihtiyacından vazgeçmelerine yardım edebilmemiz için önce, çocukların yalan söyleme nedenleri ile uğraşmamız gerekir. Genelde çocuklar, yetişkinlerle aynı nedenler yüzünden yalan söylerler. Kendilerini kıstırılmış hissederler, reddedilme veya cezadan korkarlar veya sadece yalan söylemenin herkesin işini kolaylaştıracağını düşünürler.
Yalan söyleme, çoğu kez, düşük öz değerin işaretidir. İnsanlar kendilerini daha iyi göstermeleri gerektiğini düşünürler, çünkü oldukları gibi yeterince iyi olduklarını bilmezler.
Yalan söylenip bitmez, yalan zincirleme gibi ardını getirir. Çünkü yalan söylendiği zaman konu dönüp dolaşıp söylenilen yalana geldiği zaman yalanın çemberi genişler ve çıkılmaz bir hale gelir.


Çocuğunuz yalan söylediğinde, bu yalanı ortaya çıkaracak, durum soruları sormayın. Durum sorusu zaten cevabını bildiğiniz bir sorudur.
Mesela annemin bana sık sorduğu bir soru, ‘’ odanı temizledin mi? ‘’
Zaten odayı görüyor ve bu soru çok saçma J işte siz bunu yapmayın. Böyle bir soru yerine ‘’ odanı temizlemediğini görüyorum. Onu temizlemek için planın ne? Diye sorabilirsiniz. Emin olun daha etkili olacaktır J
Ne gördüğünüzü söylemenin biraz farklı bir versiyonu, ne düşündüğünüzü söylemektir.
Öncelikle siz dürüst olun!
Suçlamak yerine problemlerin çözümlerine yoğunlaşın.
Problem ile uğraşmayı deneyin.
 Farz edin ki, siz onun yediğini bildiğiniz halde, çocuğunuz yemek yemediğini söylüyor. Belki de çocuğunuz böyle bir durumda ilgi istiyordur.
Bir başka olasılık, ‘’ yalan’’ ı görmezlikten gelmek ve ‘’ne’’ ‘’ nasıl’’ soruları aracılığıyla çocuğunuzun neden ve sonucu keşfetmesine yardımcı olmaktır.
Herkes artık çok kolay bir şekilde birbirine yalan söyleyebiliyor. Sadece çocuklukta yaşanılmış bir olgu değil bu.
İkiyüzlü olmak daha çok tercih edilen bir durum.
GERÇEĞİ SÖYLEYEREK ÖRNEK OLUN…
Şu da bir gerçek ki hepimiz yaşayan ’’ pinokyo ‘’larız  J….

SEVGİLER
MUTLU ÇOCUK ÖĞRENİR




1 yorum:

  1. "Yalan söyleme, çoğu kez, düşük öz değerin işaretidir. İnsanlar kendilerini daha iyi göstermeleri gerektiğini düşünürler, çünkü oldukları gibi yeterince iyi olduklarını bilmezler." işte bu nedenle söylenmiş yalanlar acıtır canımı;sorarım yalancı yetişkin çocuğa 'hiç mi sevmediler seni, hep mi savundun kendini?'...

    YanıtlaSil